bisiklet hirsizi
olgunca davranma denemelerimi surduruyorum, peryodik olarak devreye giren bir otokontrol. olgun davranislarda bulunmaya calisirken sunu farkettim, mantigin olgunluk kavramiyla derinden bir alakasi varmis. olgunluk, gunluk akisin bir raya oturmus oldugu, ve temel ihtiyaclarin gideriliyor oldugu, beklentilerin, mantik cercevesinde oldugu, planli oldugu bir hayatta daha cabuk ulasilabilecek bir mertebe. bu durumlarin eksikliginde de ulasmak mumkun, benim denedigim gibi, mantikli davranmaya calismakla her adimda. gercekten mantigin gudumunde yasamak baska bir seymis. bunun disinda olgunluga bu turden ozellikleri barindirmayan insanlarda da icteki bir stabilligin yansimasi sonucu rastlanabilir. zaten distakini yoluna sokmakla ulasilmak istenen icteki stabilitedir.
mantikli davranmaya calismanin aci tarafi, bazi sorunlari mantiga vurunca sonuc cozumsuzluk oluyor. mantiken bir cikis noktasi bulunamiyor. mesela mantikli bir sekilde motivasyon noktalari arayip, ders calisma isteksizliginin kaynagini, bunu asmanin yollarini arayinca, ortaya bir cozum cikmiyor. mantikli davranmak derken kastettigim de buydu, mantikli olan calismak deyip , oturup ders calismaya baslamak degil. dugum noktalarina tek tek egilmek gerekiyor, mantikli, analitik bir cozum icin. cozumu olmayan sorunlarda, etrafinda dolasmaya calismak tek cikar yol, bu da biraz isi mantigin kontrolunden cikariyor yeniden, ancak baska care yok.
olgunluk tabii ki biraz da kaliplara girmekle ilgili, yasinin gerektirdigi gibi davranma deyimiyle kastedilenlerle baglantili.
bu sehirdeki en tatsiz seylerden biri, cikip dolasacak yerinin olmamasi, ozellikle arabasiz insanlarin ulasabilecegi mesafelerde. canim sikildi, parka yuruyuse gideyim, filan gibi bir secenek yok. Case Western'un kampusu biraz bu tarz bir sey icin uygun gibi ama orada da canlilik cok sinirli. bir de oranin bir parcasi olmayinca, cok hos olmuyor. amerikanin baska yerlerinde durum nasil bilmiyorum ama NY'ta da parka cikip dolasmak tek basina, belki bahar ve yaz icin hos bir fikirdir, ama kisin gezdigimizde urperticiydi biraz. hem o sicakliktan, istanbul'da bogaz kiyisindakine benzer bir histen cok uzak hersey. sokak kavrami olmayan bir ulkeden cok sey beklememek lazim bu anlamda. ben sokaklari ozledim, ama donmek istemiyorum cok turkiyeye, bu yaz. sanki kimim kimsem yokmus gibi geliyor bazen, arka-daslarim var ama herkes ayri bir yerde, okul zamani gibi herkesi bir arada bulabilecegim bir yer yok artik, sonra artik istanbulda bir evim yok. bu fikir annemin icine oturmustu, dogma buyume orali olup bir noktadan sonra, akrabalar disinda hic bir baginin kalmamasi, bir evinin olmamasi, moda ev kapanirken. simdi ben de biraz garip hissediyorum, dogup buyudugum sehirde sanki kimsem kalmadi gibi.
mantikli davranmaya calismanin aci tarafi, bazi sorunlari mantiga vurunca sonuc cozumsuzluk oluyor. mantiken bir cikis noktasi bulunamiyor. mesela mantikli bir sekilde motivasyon noktalari arayip, ders calisma isteksizliginin kaynagini, bunu asmanin yollarini arayinca, ortaya bir cozum cikmiyor. mantikli davranmak derken kastettigim de buydu, mantikli olan calismak deyip , oturup ders calismaya baslamak degil. dugum noktalarina tek tek egilmek gerekiyor, mantikli, analitik bir cozum icin. cozumu olmayan sorunlarda, etrafinda dolasmaya calismak tek cikar yol, bu da biraz isi mantigin kontrolunden cikariyor yeniden, ancak baska care yok.
olgunluk tabii ki biraz da kaliplara girmekle ilgili, yasinin gerektirdigi gibi davranma deyimiyle kastedilenlerle baglantili.
bu sehirdeki en tatsiz seylerden biri, cikip dolasacak yerinin olmamasi, ozellikle arabasiz insanlarin ulasabilecegi mesafelerde. canim sikildi, parka yuruyuse gideyim, filan gibi bir secenek yok. Case Western'un kampusu biraz bu tarz bir sey icin uygun gibi ama orada da canlilik cok sinirli. bir de oranin bir parcasi olmayinca, cok hos olmuyor. amerikanin baska yerlerinde durum nasil bilmiyorum ama NY'ta da parka cikip dolasmak tek basina, belki bahar ve yaz icin hos bir fikirdir, ama kisin gezdigimizde urperticiydi biraz. hem o sicakliktan, istanbul'da bogaz kiyisindakine benzer bir histen cok uzak hersey. sokak kavrami olmayan bir ulkeden cok sey beklememek lazim bu anlamda. ben sokaklari ozledim, ama donmek istemiyorum cok turkiyeye, bu yaz. sanki kimim kimsem yokmus gibi geliyor bazen, arka-daslarim var ama herkes ayri bir yerde, okul zamani gibi herkesi bir arada bulabilecegim bir yer yok artik, sonra artik istanbulda bir evim yok. bu fikir annemin icine oturmustu, dogma buyume orali olup bir noktadan sonra, akrabalar disinda hic bir baginin kalmamasi, bir evinin olmamasi, moda ev kapanirken. simdi ben de biraz garip hissediyorum, dogup buyudugum sehirde sanki kimsem kalmadi gibi.
3 Comments:
saol evrencim.. senin de cleveland'da ve eskisehirde birer evin var :)
was juz wondering wat language are you guys conversing in...
turkish..
Post a Comment
<< Home