Monday, November 15, 2004

SelfXpress-3

Turkish Xpress

Bugun farkettim ki dogadan uzak olmanin onemli bir rolu var bunaltidan cikamamakta. Sehir bitmiyor, uc yonde de gidebilecegim kadar gittim ama sehir bitmedi, daha once de bitmeyen sehirler gordum ama bu sanki surekli kendini tekrar ederek genisliyor, her yer ayni. Istanbul, oyle degildi, her parcasi ayriydi birbirinden. Tek bittigi yer olan kuzeydeki Lake Erie'nin kiyisina da bir kere gittim ama pek icacici bir manzara yok, SIKICI bir sahil, Izmir'in kordonu gibi, goller bir de daha SIKICI oluyor her zaman, yanina gidince sanki ucunu gormesen de bir yerde bittigini, buyuk denizlere acilamadigini bildiginden icin SIKILIYOR. Onca suyun kocaman bir kitanin ortasinda kisilip kalmisligi yuregini daraltiyor senin de.

Disarda, icinde kisilmis hissetigin cemberin disinda bir seylerin var oldugunu bilsen de hissetmeden olmuyor, hissetmeden kendini toparlayamiyorsun, doga iste bunun icin bazen gerekiyor, oyle buyuk ve oyle guclu ki, eger bunu hissedebilirsen sanki sirtini sonsuzluga dayamis gibi huzur buluyorsun, sen olmasan da onun olacagini ve senin onun bir parcasi oldugunu duyabilirsen, zamanin akisinda suruklenmekten kurtulup kendine bir yon verecek gucun oluyor. Doga aslinda sehrin icine serpilmis orada duruyor ama onun gucunu hissedecegin yer cogu zaman, bagimsizca var oldugu yerler. Insan kontrolunun disinda.

Sanki refresh butonuna bir turlu basamiyorum, ya da basiyorum calismiyor, sonsuzlukla baglantiniz kopuk mesaji veriyor. Bir yerde bir kapi acmaya calisiyorum cemberin disina, tv mu izlesem yeniden, ya da belki bir kitap okumaliyim, baska birisinin sesini duymaliyim, baska dunyadan birinin.

Bazen heyecanlanamiyorum bile, yani belki mertle calistigimiz proje dunyayi degistirecek guctedir :) ama onun heyecanini bile duymakta zorlaniyorum, yine de benim ayakta olmasa da dizlerim ustunde durmami saglayan bir kac seyden biri, inanamiyorum bu kadar hizli degistigine modumun, bir kac hafta onceye kiyasla.. Ruhsal hemofili teshisini koymustum kendime gerci cok onceden, bir toplu igne batip kanatsa bile bu benim icin tehlikeli oluyor, kan akisi cok zor duruyor, sanki ip ustunde yuruyorum mutlu, huzurlu oldugum zamanlarda, ruzgar bile beni yere dusuruyor, belki asagi bakmamayi ogrenmem lazim, hala ogrenilebilirse.


0 Comments:

Post a Comment

<< Home